TürkiyeBilimler Akademisi – 1.Kök Hücre Kursu ve 5.Kök Hücre Sempozyumu. 2007. İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsünde – DNA hasarı, onarımı ve hastalıklarla ilişkisi. Çalışma Geçmişi 2014 ile 2016. Ankara özel etimed hastanesi etimed tüp bebek merkezi – laboratuvar sorumlusu. 2008 Mevcut kanunda, tüp bebek tedavisi uygulanabilmesi için kadının 23 yaşından büyük, 39 yaşından küçük olması koşulu aranıyor. Teklif, yaş sınırını bir yıl uzatıyor. SGK'nın Blastositadı verilen bu hücre topluluğundan alınan hücrelerin her birine “embriyonel kök hücre” adı verilir. Embriyonelkök hücreler daha çok tüp bebek ünitelerinden elde edilir. Erişkin kök hücrelerine göre embriyonel kök hücreler; daha hızlı çoğalma gücünde. TüpBebek Yöntemi ile ilk sağlıklı doğum İngiltere’de 1978 yılında gerçekleşmiştir. Laboratuvar ortamında bir araya getirilen spermin yumurtayı döllemesini ifade eder. Tüp bebek işlemi yumurta uyarımı ile elde edilen yumurtaların etrafına eşinin hareketli spermi bırakılarak spermin kendiliğinden yumurta içerisine 01/12/2019 Kısırlık ve Asherman Sendromunda Kök Hücre Uygulaması Başarısız Tüp Bebek Tedavisinden Sonra Ne Yapmalı? 01/08/2016 Bu 17 kişide kök hücre tedavisi sonrası yumurta elde edildi ve 5 kadından 3'ü kendiliğinden, 2'si ise tüp bebek tedavisiyle gebe kalıp çocuk sahibi oldu. NlTY8ZZ. Kök hücre tedavisi hakkında bilgi veren Prof. Dr. Ercan Baştu, "İspanya’da yapılan araştırmaya göre, yumurtası az veya hiç olmayan 17 çifte kök hücre tedavisi uygulandı. Bu 17 kişide kök hücre tedavisi sonrası yumurta elde edildi. 5 kadından 3’ü kendiliğinden 2’si tüp bebek tedavisi ile gebe kalıp çocuk sahibi oldu. Türkiye’de de artık kök hücre çalışmalarına başlıyoruz. Tüp bebekte kök hücre tedavisi milyonlarca insana umut ışığı olabilir” Dr. Ercan Baştu, kök hücre tedavisinin öneminden bahsederek, çocuk özlemi çeken ailelere umut ışığı olabileceğini söyledi. Tıpta kök hücre uygulamaları ile ilgili çalışmalar yılladır devam ettiğini aktaran Baştu,"Farklı hastalıkları olan çok sayıda kişi ise büyük bir umutla bu çalışmaların sonuçlanmasını bekliyor. Tüp bebek tedavisi ile ilk doğan bebek bugün 40 yaşında. O günden beri tüp bebek tedavisinin başarısını artıracak pek çok yöntem geliştirildi. Bunların en önemlileri ise yumurta içine sperm enjeksiyonu ICSI, diğeri ise gelişen embriyolarda transfer öncesi genetik test yapılması. Yumurtalık rezervi düşük olan kadınlarda, tüp bebek tedavisi defalarca tekrarlanmasına rağmen yumurta bulunamayıp başarı elde edilemiyor. Bundan dolayıda kök hücre çalışmaları başladı" ifadelerini bilim adamlarının yaptığı çalışmalardan bahseden Baştu, İspanyol bilim adamlarının yaptığı çalışma, zayıf veya hiç yumurtalık over cevabı olmayan 17 hastada, kendi kemik iliğinden alınan kök hücre, yumurtalıklarına yerleştirildi. Amaç, tüp bebek tedavisine cevap vermeyip yumurta oluşmayan bu hastaların yumurtalıklarında bulunan sessiz uyuyan yumurtaların uyandırılması canlanmasıydı. Kök hücre tedaviden iki hafta sonrasında, kısırlık tedavisinde kanda yumurta kapasitesini anlamak için bakılan hormon seviyelerinden biri olan AMH seviyesi çalışmaya katılan hastaların yüzde 81,3’nde yükseldi. Kök hücre tedavisi sonrası hamilelik oranı ise yüzde 33,3 şeklindeydi. Burada altı çizilmesi gereken nokta çalışmaya dahil edilen 17 hastanın yıllardır kısırlık şikayeti olması ve defalarca başarısız tüp bebek tedavisi görmüş ve yumurta oluşumunun zayıf veya hiç cevap vermeyen yumurtalıklara sahip olmasıydı. Bu sebeple bu çalışmada elde edilen hamilelik oranı oldukça kayda değerdir” diye konuştu.“TÜP BEBEKTE KÖK HÜCRE TEDAVİSİ MİLYONLARCA İNSAN UMUT IŞIĞI OLABİLİR”Bu tedaviyi Türkiye’de yapacaklarını belirten Ercan Baştu, tüp bebek tedavisine zayıf yumurtalık over cevabı veren hastalarda kök hücre tedavisinin uygulanabileceğini "Türkiye’de de artık kök hücre çalışmalarına başlıyoruz. Önemli bir uyarı da yapmış olalım prp uygulamaları kök hücre tedavisi değildir. Kök hücre tedavisi yumurta sayısı azalmış düşük over rezervi ve erken menopoza girmiş kadınlarda uygulanmaya başlandı. Daha kapsamlı bilimsel çalışmalar yapılarak bu tedavi yöntemi geliştiğinde tüp bebek tedavisinin defalarca başarısız olduğu hastalarda hamilelik elde edilebilir. Böyle bir gelişme tüp bebek tedavisinin tarihine bakıldığında en önemli mihenk taşlarından biri haline gelip, tüm dünyada milyonlarca başarısız tüp bebek tedavisi sonrası çaresiz kalmış hastaya hamile kalmaları için umut ışığı olabilir. Kök hücre tedavisi PRP’ye göre çok daha kapsamlı ve direk hedefe yönelik bir yaklaşımdır. PRP tedavisinde hastadan alınan kandan, trombosit bakımından zengin bir plazma elde edilir. Kök hücre ise hastanın kanından özel bir teknik ile ayrıştırılarak veya diret kemik iliğinden alınarak laboratuvar ortamında hazırlanarak yumurtalığa yerleştirilir. Amaç, kök hücrenin yumurtalıkta var olan ancak sessiz uyuyan yumurtaları direk olarak etkilemesi ve canlandırmasıdır” dedi. Sürekli düşük yapan, tüp bebek tedavileri başarısız olan ve çocuk sahibi olamayan kadınlara müjde. Sürekli düşük yapan ve bebek sahibi olamayan kadınlar için kök hücre nakli büyük bir umut oldu. Peki kök hücre nakli nedir, nasıl yapılır, hamilelik şansı yüksek mi? İşte yanıtlar... Abone ol Pek çok kadın anne olmanın hayalini kuruyor. Ancak tekrarlayan düşükler, kürtaj nedeniyle rahim dokusunun zarar görmesi ya da rahim duvarında nedeni bilinmeyen incelik, kadınların bu hayallerine engel olabiliyor. Bu rahatsızlıklar nedeniyle normal yoldan veya tüp bebek yöntemiyle anne olamayan kadınlara kemik iliğinden elde edilen kök hücre nakli yapılabiliyor. Sağlık Bakanlığı’nın onayı ile Türkiye’de ilk defa kullanılmaya başlanan kök hücre transferi ile rahimdeki hasarlı hücreler tedavi ediliyor ve kadınların anne olma şansı artıyor. Memorial Hizmet Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Bölümü’nden Doç. Dr. Volkan Turan, işlem hakkında önemli bilgiler verdi. Kök hücre nakli nedir, nasıl yapılır? Kök hücre farklı hücrelere dönüşme potansiyeline sahiptir. Kök hücreler kordon kanı ya da kemik iliğinden elde edilebilmektedir. Farklı hücrelere dönüşme potansiyeli olan kök hücreler nakledildiği hasarlı hücrelerin özelliğini almaktadır. Sağlık Bakanlığı’nın onayı ile laboratuvar ortamında yaptığımız uzun çalışmalar sonucu kemik iliğinden elde ettiğimiz kök hücrenin adet olamayan kadınlarda ya da rahim inceliği nedeniyle anne olamayan kadınların tedavisinde olumlu sonuçlar vereceğini tespit ettik. Tüp bebekte başarısız olan kadınlar için umut Bazı kadınların tekrarlayan düşükleri, kürtajları veya o bölgedeki herhangi bir ameliyatları rahim içi dokusunda hasar meydana gelmektedir. Adet olamayan kadınlar da normal yoldan ya da tüp bebek denemeleri ile çocuk sahibi olamamaktadır. Aynı zamanda rahminde incelik olan kadınlar da anne olma yolunda sıkıntılar yaşamaktadır. Bu nedenlerle adet göremeyen ya da rahminde incelik olan kadınlara kemik iliğinden elde edilen kök hücre transferi yapılmaktadır. Kök hücre transferi yapılan kadınların rahim içi dokusunu kalınlaştırma ve hasarlı rahim dokusu tamir edilebilmektedir. Başarılı bir tedavi süreci geçiren kadınlarda çocuğun tutunmasını sağlayan rahim duvarı elde edilebilmektedir. Kök hücre nakli nasıl ameliyatla mı yapılıyor? Özel bir teknikle rahme yapılan kök hücre transferi ilk defa Türkiye’de uygulanmıştır. Yurt dışında buna benzer kök hücre transferi yumurtalıklara ya da rahime yapılmaktadır. Ama biz özel bir teknikle kök hücreyi hasarlı dokuya transfer etmekteyiz. Hasarlı dokuya transfer edilen kök hücre de bu bölgedeki hasarın tamir edilmesini ve organın kendisini yenilemesinin önünü açmaktadır. Yaptığımız çalışmalar transfer edilen hastaların rahimde kalınlaşmaya ve adet görmeyen kadınların adet görmesini sağlamaktadır. Kök hücre yurt dışında yumurtalığa da yapılmaktadır. Ancak yumurtalık açısından daha elimizde yeteri kadar kanıt bulunmamaktadır. Çünkü bugüne kadar tüm dünyada tek bir çalışma yayınlanmıştır. Bu çalışmada 17 hastaya transfer yapılmış ve sadece 5 tanesinin gebelikle sonuçlanmış olduğu görülmektedir. Yumurtalık rezervi az olan 36-40 yaş arası hastalara uygulandığı bilinmektedir. Bu nedenle bu hastalara yapılan kök hücrenin gebelik sağlayıp sağlamadığı bilgisi henüz tam olarak elde edilememiş durumdadır. - 0841 Son Güncelleme - 0844 Doç. Dr. Volkan Turan Kordon kanı ve kemik iliğinden elde edilen kök hücreler, özel bir teknikle hasarlı dokuya transfer ediliyor. Kök hücrelerin tamir ettiği doku hamileliğe elverişli hâle geliyor. Ziyneti Kocabıyık - Normal yoldan veya tüp bebek yöntemiyle anne olamayan kadınlar, kemik iliğinden elde edilen kök hücre ile anne olma şansını yakalıyor. Sağlık Bakanlığının onayı ile Türkiye’de ilk defa kullanılmaya başlayan kök hücre transferi ile rahimdeki hasarlı hücrelerin tedavi edilebildiğini söyleyen Memorial Hizmet Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Bölümünden Doç. Dr. Volkan Turan “Çeşitli sebeplerle rahim içi hasar görmüş, adet göremeyen ya da rahim duvarı ince olan kadınlar da artık anne olabilecek” dedi. SAĞLIK BAKANLIĞI ONAYLI Farklı hücrelere dönüşme potansiyeline sahip olan kök hücrelerin kordon kanı ya da kemik iliğinden elde edilebildiğini hatırlatan Doç. Dr. Volkan Turan “Kök hücre, yapısı gereği, nakledildiği hasarlı hücrelerin özelliğini alıyor. Sağlık Bakanlığının onayı ile laboratuvar ortamında yaptığımız uzun çalışmalar sonucu kemik iliğinden elde ettiğimiz kök hücrenin adet olamayan kadınlarda ya da rahim inceliği nedeniyle anne olamayan kadınların tedavisinde olumlu sonuçlar verdiğini tespit ettik” dedi. Özel bir teknikle rahme yapılan kök hücre transferinin ilk defa Türkiye’de uygulandığını söyleyen Doç. Dr. Turan, yurt dışında buna benzer kök hücre transferi yumurtalıklara ya da rahme yapıldığını belirterek “Hasarlı dokuya transfer edilen kök hücre, bu bölgedeki hasarın tamir edilmesini ve organın kendisini yenilemesini sağlıyor. Yaptığımız çalışmalar transfer edilen hastaların rahimde kalınlaşmaya ve adet görmeyen kadınların adet görmesini sağlıyor. Kök hücre yurt dışında yumurtalığa da yapılıyor. Ancak yumurtalık açısından yeterince kanıt bulunmadığından bu yöntemi uygulamıyoruz” diye konuştu. Etiketler TÜP BEBEK,anne,hamile,haberler, Çocuk sahibi olamama, evli çiftlerin yaklaşık %15’inin sorunu. Ancak basit yöntemlerle sonuç alınamasa bile günümüzdeki teknik olanaklar sayesinde Tüp Bebek merkezleri büyük olasılıkla çiftlere çözüm sunuyor. Sonuçta eğer erkekte bir iki tane bile sperm hücresi ve kadında da yumurta hücresi bulunursa bunların laboratuvarda birleştirilmesiyle ailelerin bebeklerine kavuşması sağlanabiliyor. Ortalama üç deneme sonrasında Tüp Bebek tedavilerinde toplamda % 85-90 lara ulaşan bir gebelik oranı var. Ancak ne yazık ki yine de bazı çiftler var ki, erkeğin ameliyatla dahi testislerinden sperm, kadından ise sağlıklı yumurta elde edilemiyor ve tüp bebek tedavisi transferle sonuçlanamıyor. Artık günümüzde tıp şu an için imkansız denen böylesi zor durumların tedavisine yönelik çalışmalar içersinde. Kök hücre teknolojisi de bu araştırmaların önde gideni.. Kök hücrelervücutta bulunan doku ve organları oluşturan en temel hücreler. Embriyonun ana rahminde gelişimi sırasında çoğalarak, yönlendikleri dokuları ve bunlardan da organları yapıyorlar. Sonra da organ hasarlarında, ya da ihtiyaç ortaya çıktığında tekrar aktifleşerek çoğalmaya ve bozulmuş dokunun yenilenmesine çalışıyorlar. Günümüzde araştırmacılar kök hücreleri elde ettikten sonra, hasarlı olan organın içerisine vererek, sağlıklı hücrelerin oluşmasını ve dolayısıyla bozulmuş fonksiyonunu tedavi etmek için uğraşmaktalar. Kök hücreler kullanılarak tedavileri kısmen de olsa sağlanabilen organlar kalp kası, karaciğer dokusu, kemik dokusu ve sinir dokusu. Erkeklerde üreme hücrelerinin kök hücreleri ise testislerde bulunanspermatogoniumlardır. Eğer çoğalmalarını engelleyen bir durum söz konusuysa, erkekte sperm yokluğu yani azoospermi ortaya çıkıyor. Eğer bu hücreler uygun şekilde izole edilebilirlerse, başka dokularda ve testislerde de spermatogenezi yani yeni sperm oluşumunu sağlayabilecekler. İşte bu yeni teknolojinin infertilite/kısırlık tedavisinde de kullanılması umut veren bir yaklaşım.. Kök hücreler erişkinlerde kemik iliğinden; embriyo hücrelerinden ve kordon kanından elde edilebilirler. Başkasının kök hücrelerinin kullanılması durumunda vücut bu hücreleri kabul etmeyebiliyor. Bu nedenle kişinin kendi kök hücrelerinin kullanılması daha mantıklı görünüyor. Örneğin çocuk doğduğunda kordon kanı alınarak içerisindeki kök hücreler saklanırsa, çocuk erişkin yaşa geldiğinde bu hücreleri kullanılarak bazı hastalıkları tedavi edilme şansı olabilecektir. Kordon kanı bankacılığının ana hedefi de budur. Doku uyumluluğu gösterilmiş olan kardeşler arasında da kök hücre nakli başarılabilmektedir. Bir diğer alternatif de, kendi kemik iliğinden alınan kök hücrelerin kullanılmasıdır. Kök üreme hücreleri olan spermatogoniumların çoğalmasındaki sorunun aslında hücrenin kendinden çok bunları çevreleyen ve destekleyen civar hücrelere ait olduğunu düşünülmektedir. Bu destek Sertoli hücreleri genetik olarak bozuk olan hayvanlarda, üreme kapasiteleri olmayan spermatogoniumların, sağlıklı hayvanlara nakledilmeleri durumunda normal çoğalmalarını başarabildikleri ve hatta bunlardan yavrular bile doğabildiği gösterilmiştir. Aynı durum, normalde menopoz yaşı 48-49 olması gerekir iken, 40 yaşından daha önce hatta 20 li yaşlarda yumurtaların tükenmesi sonucu üreme yeteneğini kaybeden erken menopoz hastası genç kadınlar için de söz konusu. Yumurtalıklardan veya kan hücrelerinden elde edilecek kök hücrelerle yeni yumurta üretimi de pek yakında başarılacak ve bu kadınların da anne olması mümkün olacaktır. Öyle görülmektedir ki belki en fazla 5-10 yıl içinde daha da gelişecek ve kusursuz hale gelecek yöntemlerle, kısırlık sorunu yaşayan erkekler ya da kadınlar cilt veya kemik iliğinden alınacak kök hücrelerle, kendi genlerini taşıyan çocuklara sahip olabilecekler. Doç. Dr. Selman Laçin Medicana International İstanbul Hastanesi Tüp Bebek Merkezi Başkanı TÜP BEBEK TEDAVİ DANIŞMA FORMU keyboard_arrow_leftPrevious Nextkeyboard_arrow_right Yeni Yüzyıl Üniversitesi Gaziosmanpaşa Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Gürkan Arıkan, konuya ilişkin AA muhabirine yaptığı açıklamada, tıbbın kalp, eklem, akciğer, karaciğer hastalıklarının tedavisinde de kullandığı kök hücrelerin en çok kemik iliğinde bulunduğunu, vücudun diğer dokularında ise daha az miktarda olduğunu hücrelerin gerektiğinde hasarlı dokulara ulaşarak orada tamirat yaptıklarını ve hasarlı dokuya transforme olduklarını ifade eden Arıkan, bu etkilerden kısırlık tedavisinde de faydalanmak isteğiyle yola çıktıklarını anlattı. Arıkan, kök hücreleri burada iki ayrı durum için kullandıklarına işaret ederek, şu bilgileri verdi"Bunlardan biri, rahim içi zarı diye tabir edilen endometrium dediğimiz, dokunun basit veya çok sayıda kürtajla hasarlandığı durum. Hanımlar bir kürtaj ya da gebelik kaybı sonrasında çok az adet görüyor veya hiç göremiyorlar. Burada yapışıklıklar meydana geliyor ya da rahim içi dokusu niteliğini yitirdiği için ne kadar güzel embriyoları olursa olsun gebe kalamıyorlar. Asherman sendromu dediğimiz bu durum için Türkiye'de ilk kez kök hücre yöntemi uygulamaya başladık. Yumurtalıklara PRP diye tabir edilen yöntemle tedavi mevcut. Bu şekilde kök hücrenin de uygulanması, orada yumurtalık rezervi azalan, hormon değeri düşmüş, yumurta sayısı ve kalitesi düşük olan, hiç yumurta veremeyen hastalarda bir umut ışığı oldu.""Etik komisyon ve Bakanlık izin aşamalarımız tamamlandı"Arıkan, kemik iliğinden lokal anestezi yöntemiyle alınan kök hücrenin hematoloji ve kök hücre laboratuvarında saflaştırılarak temizlendiğini belirterek, "Daha sonra, bizim belli miktarlarımız var, o miktarlarda hasta organa, rahim içine veya yumurtalıklara uygulanıyor. Taze uygulanması mümkün veya uzun pasaj dediğimiz, kök hücrelerin saflaştırılması, sayılarının artırılması ve üretilmesinden sonra uygulanıyor ki bu Sağlık Bakanlığı tarafından izne tabi. Bizim de etik komisyon ve Bakanlık izin aşamalarımız uzun süreçler sonucunda tamamlandı. Bunu uygulayabiliyoruz. Mesela yumurtalıklarda uygulama sonrasında AMH hormon değerlerinin yükseldiği, rahim içerisinde zayıf olan, ince kalan dokunun kalınlaştığı veya gebeliklerin olduğu rapor edilmiş durumda. Biz de bu yönde tecrübeler edindik." ifadelerini kullandı. Tedavi sonucunda gebe kalma durumuna ilişkin bilimsel bir kanıt olmadığını da dile getiren Arıkan, "Bazı gruplar yüzde 50'ye kadar gebelik başarısı tarif ediyorlar. Buna ilk sansasyonel açıklamalar diye bakmak gerekir. Herkese uygulandığında bu başarı olmayacaktır ama iyi seçildiğinde hakikaten yüzde 50 veya daha fazlası olabilir. Dokunun rejenerasyonu için hemen uygulamadan sonra değil, en azından bir iki ay beklemenin yeterli olacağı kanaatindeyim. Buna hasta bazında karar vermek gerekir." dedi. Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi HAS üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.

kök hücre ile tüp bebek yapan hastaneler 2019